kolokas yumrusunun dışarıya atık uzun, ince kısımları.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
tavuk gibi kümes hayvanlarını çağırmak için birkaç kez çıkarılan ses. bilibili.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
Kıbrıs Türk halkının Kıbrıs'taki Birleşmiş Milletler askerlerine taktığı ad.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
tat alınan bir olayı sürekli yinelemeği ya da tat veren bir şeyi sürekli istemek.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
buğday özünün kısık ateşte pişirilerek içerisine şeker, az gülsuyu konularak yapılan tatlı. buğdaymahallebisi.
pelteleşince kaplara aktarılan buğdaydondurmasının badem ya da ceviz içi parçaları serpilmekte ve soğuk olarak yenmektedir.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
pelteleşince kaplara aktarılan buğdaydondurmasının badem ya da ceviz içi parçaları serpilmekte ve soğuk olarak yenmektedir.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
çok sıkıntı ve acı çekmek.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
1. yemek sonrası tabaklarda kalan artık. bulaşık.
2. boş torba gibi gitmek.
2. boş torba gibi gitmek.
kapışmak kavga etmek.
boş torba gibi gitmek
boş torba gibi gitmek
güçsüz bir kimsenin esen rüzgarın etkisiyle sürüklenir gibi gitmesi.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
bir şey bilmediği halde bilir gibi görünerek herhangi bir konuda doğru olmayan düşünceleri öne sürmek.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
50-200 cm. boyundaki bir yıllık beyaz çiçekli ve otsu bir bitki olup şeytanelması ya da tatula, tüylü boruçiçeği ve tatura ya da zornes türleri vardır. (datura arborea).
![]()
iple bağlı hayvanın kendi ipine dolanarak yaralanması veya boğularak ölmesi.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
aynı çevrede sürekli dolaşıp gezinmek.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
narenciyede görülen bir tür hastalık.
tırodos dağları'na, en yüksek tepelerine kar yağdığında verilen ad.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
birinin yerine iş görme yetkisi.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
çift şeritli yolları ayıran adacık şeklindeki kısım.
1. mora çalan kırmız renk, şarap tortusu rengi.
2. bu renkte olan.
3. osuruk.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
2. bu renkte olan.
3. osuruk.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
elbise, giysi.
kırmızı yüzlü.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?