yatağı, yorganı, çarşafı yeni ve temiz olan.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
                    belirtilen günün dışında; belirtilen, beklenilen günden önce ya da sonra.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
                    
    kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
yapraklarıyla gül ağacına benzeyen, çiçekleri genellikle beyaz ve demet gül şeklinde açan bir tür bitki. rosa canina. gülnesrin
![]()
meyvesine kuşburnu adı verilmiştir. Reçel ve çay yapılır.
                    
    
meyvesine kuşburnu adı verilmiştir. Reçel ve çay yapılır.
uyanık davranarak çıkarını sağlayan, olanaklardan kurnazca yararlanmasını bilen kişi. açıkgöz.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
                    
    kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
eflatun renginde çiçekleri dallar üzerinde toplu halde açan, yaprakları oval (ki bu yapraklar içerisine su konulduğunda ışıkta bu su gümüş rengini alır) sarmal dizili, çok yıllık bir süs bitkisi. Mart ayında yapraklarından önce çiçekleri açar.
                    
    uzun kulaklı, uzun boylu Kıbrıs'a Avusturalya'dan getirilidiği söylenen tavşan.
                    
    fesat karıştırmak, arabozanlık etmek.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
                    
    kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
güleşirken davulla çalınan müzik.
                    
    bir tür tavla oyunu.
                    
    genellikle kışın salgın olan özellikle kendini, baş ve bel ağrılarıyla, göğüs ya da barsak sorunlarıyla gösteren ateşli bir hastalık.
                    
    ipekböceği güvesi.
                    
    ipekböceği.
                    
    koza.
                    
    sohbet etmek, söyleşide bulunmak.
                    
    içilmiş sigara artığı. izmarit.
                    
    tavuğun civciv çıkarmak için yumurtanın üstüne yatması.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
                    
    kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
mantıksız, anlamsız şeyler söyleyip durmak.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
                    
    kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
1. kuluçkaya yatmak üzere bulunmak.
2. öfkelenmek.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
                    
    2. öfkelenmek.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
erken üremeye başlayıp etrafı sarmak.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
                    
    kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

