ballı börek.
tahinli çörek.
1 metreye kadar uzayabilen, süt yeşili meyvelerinden etli dolma yapılan bir kabak türü, asma kabağı.
iflas etmek, batmak.
değerli besinlerle ya da işlerle bir kimseyi aldatmak.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
1. apansız yakalamak.
2. yakalamak.
3. sinirli, kızgın.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
2. yakalamak.
3. sinirli, kızgın.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
(bkz: harra gürra).
çok telaşlı bir biçimde, telaş içinde bulunmak. cürya gürya. hürya gürya.
1. (ateş için) kuvvetlendirmek.
2. birden öfkelenerek bağırmak, birine çıkışmak.
3.ateş ve kuru ot gibi şeyle birdendire parlamak.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
2. birden öfkelenerek bağırmak, birine çıkışmak.
3.ateş ve kuru ot gibi şeyle birdendire parlamak.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
darmadağın olmak.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
bir insanın yaptığı işin ustası olması. yetenekli olmak.
büyücek, enli, kır renkte, beyaz etl, bir balık. karagöz. sargus rondeletii.
1. borcunu ödememeyi huy edinen kimse.
2. eline geçen parayı batıran.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
2. eline geçen parayı batıran.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
öfkeli bir biçimde bağıra çağıra konuşmak.
1. iştahlı ve gürültülü bir biçimde yemek.
2. çabuk çabuk.
3. aşırı derecede heyecanlanmak.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
2. çabuk çabuk.
3. aşırı derecede heyecanlanmak.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
küçük çocuğun mamasını yemesi eylemi.
"haydi yavrum sütünü hapet!"
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
"haydi yavrum sütünü hapet!"
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
1. rahatsız edii deecede bir şeye aşırı istek duymak.
2. etrafa belli edecek biçimde yürümek.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
2. etrafa belli edecek biçimde yürümek.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
bir tür sarımtrak, gri renkli, iri başlı,tuzlu su balığı.
aptal, ahmak.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
1. iki veya daha çok katlı ev.
2. sofa, hol.
3. avlu.
4. iki katlı evin ikinci katı. üst kat.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
2. sofa, hol.
3. avlu.
4. iki katlı evin ikinci katı. üst kat.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?