bir tür pantolon, şalvar.
beyaz konyak; kapsula konyağı.
fakat, lakin; nadir bulunan.
sözün gelişi. lakırtının peselengi dendiği de olur.
geleneksel nefesli kıbrıs çalgısı. özellikle çobanlar tarafından hayvan otlatma zamanlarında çalınan bir çalgıdır. gaval yada dillidüdük de denir.
mermer taşı bol olan arazi.
alacalı karga.
doğramak, kesmek, dilimlemek, parçalara bölmek.
pantolonuyla göğüs kısmı bitişik olan işçi, asker giysisi. tulum.
karyola, koltuk, kanepe gibi eşyalar, mobilya.
değersiz, eski eşya.
değersiz, eski eşya.
(bkz: halayıg)
(bkz: basdelli)
tutuklanmak, kanuna aykırı hareket gösteren birisinin polis tarafından apar topar götürülmesi.
İçine ekmekleri koyup sardığımız bez. ekmek mendili.
yoksulluk, umarsızlık, vurdumduymazlık.
Yaş kağıdı, Doğum belgesi. varaka.
Şalvar ve iç donunu bele bağlamak veya torba, kese ağzını büzmek için bunlara geçirilen bağ. uçkur.
müzik.
alkış, alkışlamak.
Elçırpmanın Kıbrıs ağzındaki karşılığı çıpbana çalmaktır. (Mustafa Gökçeoğlu)
Elçırpmanın Kıbrıs ağzındaki karşılığı çıpbana çalmaktır. (Mustafa Gökçeoğlu)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?