taze, körpe kolokaz.
genç tavuk, ferik.
bakmak; yanında olmak; güven içinde olmak; iyilikte bulunmak.
ince bezden kadın giysisi, bluz.
üzüm küfesinin kapağı; tahtadan yapılmış yemek tası.
iri kelebek, ışığın etrafında dolaşan pervaneler. bumbura
kaynak: orhan kabataş, kıbrıs türkçesinin etimolojik sözlüğü.
kaynak: orhan kabataş, kıbrıs türkçesinin etimolojik sözlüğü.
her şeyi bozmak, dağıtmak.
kaynak: orhan kabataş, kıbrıs türkçesinin etimolojik sözlüğü.
kaynak: orhan kabataş, kıbrıs türkçesinin etimolojik sözlüğü.
tarlaları kuşlardan korumak için yapılan bostan korkuluğu.
1. tarlaları kuşlardan korumak için yapılan bostan korkuluğu.
2. arabanın arkasındaki dingil başları.
3. çırılçıplak, dümdüz anlamında.
4. Kamıştan yapılan boru.
''Omandro deresini saran böğürtlenler üzerine kurduğun tahta iskeleler üzerinde sincaplar gibi zoplayarak yemişlerini toplamışsın,sonra bunları kamıştan yaptığın bumburo içerisine sıkıştırmış, zevkle yemişsindir.''
(Erol Akcan)
2. arabanın arkasındaki dingil başları.
3. çırılçıplak, dümdüz anlamında.
4. Kamıştan yapılan boru.
''Omandro deresini saran böğürtlenler üzerine kurduğun tahta iskeleler üzerinde sincaplar gibi zoplayarak yemişlerini toplamışsın,sonra bunları kamıştan yaptığın bumburo içerisine sıkıştırmış, zevkle yemişsindir.''
(Erol Akcan)
1. çok soğuk.
2. tertemiz.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
2. tertemiz.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
suyun çıktığı yer; pınar.
bu kadarcık.
bu kadarcık.
1. Zatürreye, soğuk algınlığı
"'Çıkma oğlum öyle ditsiro dışarı bu soğukda da bundaya dutulacan."
2. burada
"'Çıkma oğlum öyle ditsiro dışarı bu soğukda da bundaya dutulacan."
2. burada
1. bir santimetrelik ölçü birimi.
2. santim santim, çok az.
3. oyuna getirmek.
4. ilmek.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
2. santim santim, çok az.
3. oyuna getirmek.
4. ilmek.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
santim santim, azar azar.
toplandıktan sonra ağaçta kalan meyveler.
hernıp toplandıktan sonra ağaçta kalanları toplayan kişiler.
kaynak: orhan kabataş, kıbrıs türkçesinin etimolojik sözlüğü.
kaynak: orhan kabataş, kıbrıs türkçesinin etimolojik sözlüğü.
buraya, bana.
bırakmak.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?