cezalandırmak.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
küçük başlı kimse.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
heyecan getiren; tahrikçi; körükçü.
'doğrusu iyi bir ajitatördü.'
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
'doğrusu iyi bir ajitatördü.'
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
yeni doğan çocuğu kırkına basmadan öldürdüğüne inanılan yaratık.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
talihin hiçbir zaman gülmediği, her zaman olumsuzluklarla karşılaşan kız ya da kadını anlatır.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kendisine gösterilen sevgi ve saygıdan ya da verilen değerden yüreklenerek yersiz ve aşırı davranışlarda bulunmak.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
allak bullak etmek, yağma etmek.
(bkz: aran taran)
karmakarışık, allak bullak. alan talan.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
bir kimsenin hile ve düzenle yerinden etmek.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
yetki ve sorumluluk arasında bir oran yoksa bunun yararlı bir sonucu olmaz.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kıyıda küçük bir havuz şeklinde serpilen ağların içerisinde balıkları keserek korkutmak suretiyle girmesini sağlayan avlama biçimi.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
moturlu araçlarda motora fazla benzin gitmesini sağlamak için gaz ayakçasına basma.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
babutsanın çok olduğu yer.
'ikisi de karanlık basınca doğru evinin yanındaki babutsalıklara gizlenirler."
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
'ikisi de karanlık basınca doğru evinin yanındaki babutsalıklara gizlenirler."
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
sonuçların her zaman kötü olması.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kız erkek karma oynanan "tahta tahta ben var" oyununa benzeyen bir çocuk oyunu.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
1. her isteğinin toplumca hoşgörüyle karşılanacağını sanmak.
2. yaşamın gerçeklerini öğrenememek.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
2. yaşamın gerçeklerini öğrenememek.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
ahmak, saf, iri yarı, obur.
kaynak: orhan kabataş, kıbrıs türkçesinin etimolojik sözlüğü.
kaynak: orhan kabataş, kıbrıs türkçesinin etimolojik sözlüğü.
ahşap hayvan yemliği.
kaynak: orhan kabataş, kıbrıs türkçesinin etimolojik sözlüğü.
kaynak: orhan kabataş, kıbrıs türkçesinin etimolojik sözlüğü.
bir çeşit dikenli bitki. (Ziziphus lotus)
![]()
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?