bölmek, paylaştırmak.
soğuk nedeniyle deride oluşan yara, çatlak.
potuk, deve yavrusu; daha çok lakap olarak kullanılır.
(bkz: potin)
hayvan postu.
üzümden veya haruptan, içine kırılmış buğday atılarak yapılan koyu pekmez.
efkaliptüs ağacı.
sıkkın olma durumu, sıkkınlık.
canı sıkılmış, sıkkın.
korunmak, barınmak, kollanmak.
kadın ölülerin edep yerlerine katlanarak örtülen bez.
1. korumaya alma, kısa bir süre bakımını üstlenme; geçici bir süre sahiplenme.
2. örtmek, korumak.
2. örtmek, korumak.
zayıf, cılız.
zayıf, cılız, sıska.
yardım etmek, desteklemek, sırt vermek.
kayırmak, korumak.
arka edinmek, yaslanacak birini tutmak, birinin koruyuculuğuna güvenmek.
kablo.
çalışmak zorlanmak.
dağınık, düzensiz kimse.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?