(bkz: durumbono)
eğilerek birine kıçını gösterme, domalma.
telefonun kulağa gelen kısmı.
duyma hissi, işitme yeteneği.
taştan veya ağaçtan yapılmış büyük havan, dibek.
kalın barsağın sona erdiği yer. makat, büzük.
dükkan.
dükkan.
dükkan.
dizler bükük, baş ileride, çömelmiş bir durum almak; domalmak.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kötü, yaramaz kimse; kadın satıcısı.
araba direksiyonu, her türden araç direksiyonu.
evlenen çiftlerin anne ve babaları. dünür.
evlenme işinde arabuluculuk.
katlamak, serilmiş yatağı kaldırmak.
çift öküzlerini dürtmek için kullanılan ucu çivili değnek.
doğmak, büyümek, yaşamak, ortaya çıkmak.
dürülmüş, katlanmış, bükülmüş.
büyütmek, yetiştirmek, yaşatmak.
düşürmek.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?