begonyagillerden küçük sarı renkli, çokum çiçekli, çit olarak ekilen bir süs bitkisi.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
kaza yapan arabaların çarpılan kısımlarını düzeltmek, kaporta onarmak.
kaportacı.
divlikkuşu da denilen bir tür kuş.
dokunmak, sözle veya elle rahatsız etmek.
1. başörtüsü
2. ormancıların kullandığı ayak bileğinden diz altına kadar sarılan şerit tozluk.
3. tırnak çevresinde oluşan iltihaplı yara.
2. ormancıların kullandığı ayak bileğinden diz altına kadar sarılan şerit tozluk.
3. tırnak çevresinde oluşan iltihaplı yara.
çepeçevre; tur atmak.
yalan sözler ve dedikoduyla bir kimseyi bir başkası aleyhine kışkırtmak.
eli ayağı birbirine karışırcasına hızlı yürümek ve koşmak.
1. bir tonluk ağırlık ölçüsü.
2. demet halinde bükülmüş saz; örülmüş sazdan yapılan sandalye.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
2. demet halinde bükülmüş saz; örülmüş sazdan yapılan sandalye.
kaynak: hakeri'nin kıbrıs sözlüğü.
(bkz: dorobulla)
deve yavrusu.
birinin yediği şeyden bir parçacık almak.
birinin yediği şeyden bir parçacık almak.
dost.
az kullanılmış eşyalar, genellikle giysiler için kullanılır.
doğmak.
yakarış, dua.
duvak.
doğru.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?