Önce kocası Kutlu Adalı cinayete kurban gitti, ardından kızı kut adalı yakalandığı rahatsızlıktan kurtulamadı.
Zor bir yaşam...
ilkay adalı
kıbrıslı türk şair.
14 Ocak 1944 tarihinde Mağusa'da doğdu. ailesiyle beraber 1947 yılında lefkoşa'ya taşındı. Çocukluk yıllarından başlayarak, yaşamını Lefkoşa'da sürdürdü. 1961 yılında Lefkoşa Türk Kız Lisesi'nden mezun oldu. Aynı yıl Kıbrıs Cumhuriyeti'nde kamu görevlisi olarak Defterdarlık Dairesi'nde çalıştı. 1964 yılından sonra Türk Yönetimi altındaki dairelerde devlet hizmetini emekli oluncaya dek yürüttü.
Şiirle lise yıllarında ilgilenmeye başladı. İlk şiiri kız lisesinin yayın organı "utku" dergisinde yayımlandı ve okulda yer alan şiir yarışmalarında birincilikler aldı. Daha sonra şiirleri Kıbrıs Tüek basınında ve çeşitli kültür-sanat dergilerinde yer aldı. 1991 yılında İstanbul'da düzenlenen Yunus Emre Sevgi Yılı 12'nci Dünya Şairleri Kongresi'ne katıldı ve bir bildiri sundu. 1992 yılında Dikili Kültür ve Sanat Festivali'nde şiir dinletisi sundu ve plâketle ödüllendirildi. Aynı yıl etos Evrensel Kültür Sanat evi Hümanist Enternasyonal'in üçüncü yıldönümünde şiir dalında Jüri Özel Ödülü kazandı.
eşi, gazeteci yazar Kutlu Adalı'nın anısına oluşturduğu Kutlu Adalı Vakfı'nın başkanlığını yürüttü. İnsan hakları ve barış konulu pek çok konferans ve sempozyuma katıldı. Uzun yıllar onunla birlikte kurucusu olduğu Kıbrıs Yazarlar Birliği, Yeşil Barış Hareketi ve Barış Derneğinde çalışıp barış için uğraştı.
Kutlu Adalı ile evliliğinden üç çocuk sahibidir. Evlatlarının isimleri: İl, Kut ve Er'dir.
Aldığı ödüllerin birkaçı şunlardır: Musa Anter Ödülü, Orhan Kemal Ödülü, Hümanist enternasyonalden John Lennon Ödülü, Balkanlarda Barış Ödülü, Nazım Hikmet Ödülü, Dali Belediyesi, Polonezköy'ün 100. Kuruluş Ödülü, Yunus Emre Ödülü, Necati Özkan Şiir Ödülü, Altın Mikrofon Ödülü, Ali Nesin Edebiyat Ödülü.
İlkay Adalı'nın şiirleri Halkın Sesi, Bozkurt, Hürsöz, Namık Kemal, Yolumuz, Hilal, Beşparmak gibi dergilerde yayımlandı. Vatan, hürriyet ve millet gibi temaları kullandı, toplumsal çelişkileri işledi.
eserleri:
Sekize Üç Kala (şiir) 1970
Çivisi Kopmuş Dünya (şiir) 1971
Prangalı Umut (şiir) 1973
Çıkmaz Sokaklar (şiir) 1981
Kıyıdaki Ağaç (şiir) 1993
Gideyim Diyorum Buralardan (Kutlu Adalı'nın şiirleriyle) 1998
Nostalji (şiir) 2019
14 Ocak 1944 tarihinde Mağusa'da doğdu. ailesiyle beraber 1947 yılında lefkoşa'ya taşındı. Çocukluk yıllarından başlayarak, yaşamını Lefkoşa'da sürdürdü. 1961 yılında Lefkoşa Türk Kız Lisesi'nden mezun oldu. Aynı yıl Kıbrıs Cumhuriyeti'nde kamu görevlisi olarak Defterdarlık Dairesi'nde çalıştı. 1964 yılından sonra Türk Yönetimi altındaki dairelerde devlet hizmetini emekli oluncaya dek yürüttü.
Şiirle lise yıllarında ilgilenmeye başladı. İlk şiiri kız lisesinin yayın organı "utku" dergisinde yayımlandı ve okulda yer alan şiir yarışmalarında birincilikler aldı. Daha sonra şiirleri Kıbrıs Tüek basınında ve çeşitli kültür-sanat dergilerinde yer aldı. 1991 yılında İstanbul'da düzenlenen Yunus Emre Sevgi Yılı 12'nci Dünya Şairleri Kongresi'ne katıldı ve bir bildiri sundu. 1992 yılında Dikili Kültür ve Sanat Festivali'nde şiir dinletisi sundu ve plâketle ödüllendirildi. Aynı yıl etos Evrensel Kültür Sanat evi Hümanist Enternasyonal'in üçüncü yıldönümünde şiir dalında Jüri Özel Ödülü kazandı.
eşi, gazeteci yazar Kutlu Adalı'nın anısına oluşturduğu Kutlu Adalı Vakfı'nın başkanlığını yürüttü. İnsan hakları ve barış konulu pek çok konferans ve sempozyuma katıldı. Uzun yıllar onunla birlikte kurucusu olduğu Kıbrıs Yazarlar Birliği, Yeşil Barış Hareketi ve Barış Derneğinde çalışıp barış için uğraştı.
Kutlu Adalı ile evliliğinden üç çocuk sahibidir. Evlatlarının isimleri: İl, Kut ve Er'dir.
Aldığı ödüllerin birkaçı şunlardır: Musa Anter Ödülü, Orhan Kemal Ödülü, Hümanist enternasyonalden John Lennon Ödülü, Balkanlarda Barış Ödülü, Nazım Hikmet Ödülü, Dali Belediyesi, Polonezköy'ün 100. Kuruluş Ödülü, Yunus Emre Ödülü, Necati Özkan Şiir Ödülü, Altın Mikrofon Ödülü, Ali Nesin Edebiyat Ödülü.
İlkay Adalı'nın şiirleri Halkın Sesi, Bozkurt, Hürsöz, Namık Kemal, Yolumuz, Hilal, Beşparmak gibi dergilerde yayımlandı. Vatan, hürriyet ve millet gibi temaları kullandı, toplumsal çelişkileri işledi.
eserleri:
Sekize Üç Kala (şiir) 1970
Çivisi Kopmuş Dünya (şiir) 1971
Prangalı Umut (şiir) 1973
Çıkmaz Sokaklar (şiir) 1981
Kıyıdaki Ağaç (şiir) 1993
Gideyim Diyorum Buralardan (Kutlu Adalı'nın şiirleriyle) 1998
Nostalji (şiir) 2019
' Her sabah trenler düdüğünü çaldığında
Seni düşüneceğim- aldırmadan insanlara-
Otobüsler geçecek o caddeden
Seni soracağım Dikili Taşa her sabah
Tam sekize üç kala...
Her sabah çay içtiğin örgütte
Bakışlarım gezinecek seni ararcasına
Ezileceğim taşıtların gürültüsünden
Seni arayacağım yine
Köşedeki boyacıya seslenirken
Tam sekize üç kala.. '
( Sekize Üç Kala , 1970 )
Seni düşüneceğim- aldırmadan insanlara-
Otobüsler geçecek o caddeden
Seni soracağım Dikili Taşa her sabah
Tam sekize üç kala...
Her sabah çay içtiğin örgütte
Bakışlarım gezinecek seni ararcasına
Ezileceğim taşıtların gürültüsünden
Seni arayacağım yine
Köşedeki boyacıya seslenirken
Tam sekize üç kala.. '
( Sekize Üç Kala , 1970 )
yaşamı mücadele içinde geçti. en azından bundan sonraki yaşamını huzur içinde geçirseydi. ancak bugün kızı kut adalı hayatını kaybetti. sabırlar dilemekten başka söyleyecek söz yok.
' Esmeye görsün akşam rüzgar
yoksul sokak köpekleri gelir usuma
bazen ayaklarım sürükler beni
dar sokaklara
on beş yaşım yıkık evim
yitirdiğim gençliğim
dünden kalan merhabada
yürek yırtan acı
uçarı dalga
dökülür yaseminler karanlığa
çağlıyarak akıp giden son
dünden kalan merhabada.../
' Esmeye görsün akşam rüzgar
yoksul sokak köpekleri gelir usuma
bazen ayaklarım sürükler beni
dar sokaklara
on beş yaşım yıkık evim
yitirdiğim gençliğim
dünden kalan merhabada
yürek yırtan acı
uçarı dalga
dökülür yaseminler karanlığa
çağlıyarak akıp giden son
dünden kalan merhabada.../
Yasemin kokar yaz akşamları Akdeniz'in
Elleri uzanır yıldızlara
Kıyı esintisinde meltemin
Söyler yüzyıllardır türküsünü Afrodit'in...
Prangalı bir umuttur barış
Kılıcının ucunda İskender'in
Açılmamış kapılardaki zil sesinin
Yankısıdır o mavisi Akdeniz'in...
Elleri sıkıca tutmuş palamarı
Bir çığlık gelir uzaktan ve derin
Tükenmez bin yılda yürümekle yolları
Karda yağmurda ve sıcakta
Akdeniz'in dalgaları ağladıkça
Karanlık gecelerin o yoksul yalnızlığında...
İskender'in kestiği palamar
Afrodit'in köpüklü sularında söylenen türkü
Bir anne şefkatiyle bizi kucaklar
Tükenmeyen umutları yeşertir
Dünkü...
Elleri uzanır yıldızlara
Kıyı esintisinde meltemin
Söyler yüzyıllardır türküsünü Afrodit'in...
Prangalı bir umuttur barış
Kılıcının ucunda İskender'in
Açılmamış kapılardaki zil sesinin
Yankısıdır o mavisi Akdeniz'in...
Elleri sıkıca tutmuş palamarı
Bir çığlık gelir uzaktan ve derin
Tükenmez bin yılda yürümekle yolları
Karda yağmurda ve sıcakta
Akdeniz'in dalgaları ağladıkça
Karanlık gecelerin o yoksul yalnızlığında...
İskender'in kestiği palamar
Afrodit'in köpüklü sularında söylenen türkü
Bir anne şefkatiyle bizi kucaklar
Tükenmeyen umutları yeşertir
Dünkü...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?